“Türk profesörler düzenli olarak merkezimizi ziyaret ederler”

Bakü  (CUHA) – Bakü Uluslararası Multikultralizm Merkezi, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in hedef olarak belirlediği Azerbaycan çok kültürlülüğünün teşvik edilmesi, tanıtılması ve tanıtılması alanında önemli projeler yürütmektedir. Merkezin önemli projelerinden biri, geleneksel olarak yılda iki kez düzenlenen Uluslararası Multikultralizm Kış ve Yaz okullarıdır. Görüştüğümüz kişi, Bakü Uluslararası Multikultralizm Merkezinin İcra Direktörü Ravan Hasanovdur. Çukurova Haber Ajansı Ravan Hasanov ile konuyla ilgili Baküde görüştü: Multikultralizm nedir ve toplum bu terimi nasıl daha basit bir şekilde açıklayabilir? Multikultralizm, bir devlet içindeki farklı kültürlerin ve farklı inançların birleşimidir. Terminoloji açısından, birçok toplumda, çok kültürlülük Batı toplumunda ve Azerbaycan toplumunda farklı olarak anlaşılmaktadır, bu oldukça farklıdır. Özellikle Batı dünyasında, Multikultralizm göç fonu bakma olasılığı daha yüksektir. Farklı medeniyetler, belirli kültürlerin başka kültürler içindeki izolasyonu gibi, çokkültürlülük kavramını daraltmakta ya da bazen de çökmektedir. Ancak bence bu tamamen yanlış bir yaklaşım. Multikultralizm teorisi, liberal politika, liberal temeller ve grup kültürünün korunmasına dayanan politik bir çizgidir. Bakın, bu gün dünyada yaklaşık 200 devlet var. Ve 2000’den fazla insan var. Bu, bu gün dünyada 2000’den fazla farklı kültürün olduğu anlamına gelir. En azından, geleneksel dinlerin yanı sıra geleneksel olmayan dinlerin sayısı da oldukça yüksektir ve Sayın Cumhurbaşkanı defalarca multikultralizme alternatifleri görmediğimizi vurgulamıştır. Azerbaycan’daki kültürler asla çökmedi. Bazı insanlar multikultralizmin hoşgörü göstergesi olduğunu düşünüyor. Azerbaycan’da çokkültürlülük, devletin politik bir yönüdür. Bugün Azerbaycan çokkültürcülüğün adreslerinden biridir. Bu yürekten söylene bilir. Multikultralizm, Azerbaycan’a ve dünyaya ne veriyor? Biliyorsunuz, multikultralizm ilk önce dünyaya huzur veriyor. Belki de bu çok geniş bir ifadedir. Bu gün dünyanın dini ve etnik temelleri üzerinde çatışmalar olduğunu söyleyebiliriz. Ancak, bu gün çok kültürlülük politikalarını başarıyla uygulayan az sayıda devlet olduğu kabul edilmelidir. Multikultralizme rağmen, her şeyden önce net bir toplumsal istikrar, sivil dayanışma, kamu-devlet birliği, devlet-din ilişkileri ve etnik kökende eşitlik söz konusudur. Azerbaycan’da bu kavramları hayal ederseniz, bu konuda hiçbir şey yoktur, daha sonra multikultralizm Azerbaycan için stratejik bir kavramdır. – Azerbaycan medyasında multikultralizm ve tolerans gelenekleri nasıl yansıtılıyor, bu değerler nasıl korunuyor? Her şeyden önce, Bakü Uluslararası Multikultralizm Merkezi’nin 2014 yılında Cumhurbaşkanının emriyle yaratılmasının toplumun yüreyincə olduğunu belirtmek isterim. Multikultralizm üzerine yazılar Azerbaycan medyasında görülmeye başladı. Çok kültürlülük ve Tolerantlıq geleneklerimiz antik köklerle bağlantılıdır. Ne yazık ki, daha önceler yabancı ülkelerde çok kültürlü bir ülke olarak hiç bilinmedik. Bu alandaki ilginin özellikle bu gün Azerbaycan medyasında vurgulanması gerekmektedir. Devlet gazeteleri ya da özel web siteleri olsun, televizyonlarımız her zaman çok kültürlülüğe ve tolerantlılığa ışık tutuyor. Ülkenin medyasından tek söz etmek yeterli değil. Bu alanda yabancı basında çok sayıda makale var. Amerikan basınında ve Avrupa basında bir sıra makaleler vardır. Tüm bunları Sayın Cumhur Başkan’ın izlediği başarılı bir politika ile başardık. – Azerbaycan Multikultralizm ve Tolerantlığa hitap ederken hangi rolü oynuyor? Azerbaycan’daki giderek daha fazla kamu-politik yapı, Azerbaycan’ı Multikultralizme ve Tolerantlığa dönüştürmede kilit bir rol oynamaktadır. İftar Yemeklerimize bakın. Orada sayın Cumhurbaşkanın bir tarafında İslam olduğunu, diğer tarafta bir Hıristiyan-Yahudi din olduğunu göreceksiniz. Bu, devlet başkanı ve devlet arasındaki ilişkiyi, dini topluluklara ve diğer etnik kökenlere sayqılı olduğumuz gösteriyor. Toplumumuzda ayrımcılıkla ilgili bir sorun olmamıştır. Bunun sebebi resmi siyaset ve kamusal alan. – Azerbaycan’da Multikultralizm daha da geliştirmek ve devlet başkanı tarafından imzalanan kararnameden doğan görevleri yerine getirmek için ne yapılmalı? Yakın geçmişimizde çok şey yaptık. Bazılarını size bildiririm. Dünyada zaten merkezin 8 şubesi var. Konu “Azerbaycan Multikultralizmi” dünya çapında 20’den fazla önde gelen Üniversitede öğretilmektedir. Bu, Azerbaycan’da bu değer hakkında yeterli gencin bilgi alması anlamına gelir. Yıl boyunca yabancı öğrenciler için iki kez yaz ve kış okulumuz var. Çok sayıda yayınımız var. Ayrıca dünyadaki önemli siyasi merkezlerde masa toplantıları, konferanslar, bilimsel temalar ve tartışmalar düzenliyoruz. Bütün bunlar bir kısmı. Tabii ki, bu konuyla ilgilenmeyeceğiz. Özellikle “Bakü Süreci” ni vurgulamak isterim. Ülke liderliği tarafından 2008 yılında başlatılan bölgesel bir hareket daha sonra küresel ölçekte hareket etti. “Bakü Süreci” insani bir platformdur. – Azerbaycan ve Türkiye arasında Multikultralizm gelenekleri var. Ve bu ne kadar iyi gelişir? Her şeyden önce, belki de Azerbaycan ve Türkiye arasındaki dostluk ilişkilerinin belki de alternatif olarak görülemeyeceğini belirtmek isterim. Türk Üniversitelerinde çok kültürlülüğe ders veriyoruz. Türk profesörler düzenli olarak merkezimizi ziyaret ederler. Türkiye Büyükelçiliği ile iyi ilişkilerimiz var. Gelecekte, Türkiye’deki Azerbaycan modelinin beklentisi ve beklentilerimiz ve ortak projelerimiz kesinlikle bekleniyor. Türkiye’ye ayrı bir devlet olarak bakmadık ve geleneklerimiz çok benzer. Elshan Yahyayev Tamerlan Yıldırım